Siemens kullaniyoruz, memnunuz.

arçelik kullanıyoruz, memnun değiliz. dolayısıyla bekodan da memnun olmazdık. 4 senede aynı arızayı 5 defa tekrarladı.

Profilo

arçelik kullanıyoruz, memnun değiliz +1

diğer beyaz eşyalar bosch. onlardan çok memnunuz.

Profilo olabilir bence de.

Bosch, Siemens ve Profilo aynı model makineler birebir aynı. Fiyat farkı marka değerinden kaynaklanıyor. Hepsi Türkiye'de üretiliyor. Servisi Arçelik'e göre daha kötü ama ürünler daha kaliteli.

Olmuşken markası da iyi olsun dersen Siemens > Bosch > Profilo

Aynen aynı ürüne fazla para vermeye gerek yok. O yüzden Profilo.

Profilo kullanıyorum memnunum.

Yıkama süresine, programın bakın bence. Simensin bir modelini kullanılıyoruz 1 saatte yıkıyor. 3 saatte yıkayan da var işkence resmen.

Farklı evlerde Siemens, Arçelik ve Profilo makinelerimiz var. Hepsi yıllardır (siemens’ler 6-7 yıl, Arçelik ve Profilo 10+) sıfır sorunla çalışıyor. Ucuz ve servisi bol olanı tavsiye ederim.

arcelik kullaniyoruz memnunuz. herhangi bir sorun yasamadik. su an kullandigimiz 3 aydir bizimle, onceki de arcelikti ve onun da rahat bi 20 yili vardir hala tas gibiydi.

maalesef izin yok. kendisi taksi veya diğer ulaşım araçları ile gelebilir.

Biz ambulansın peşinden aracımızla hastaneye gittik ceza yedik. Yolcu karşılamaya göz yumacaklarını sanmıyorum.

yolcu karsilama izni diye birsey yok maalesef, tamamen risk almis olursunuz, en iysi (istanbuldaysa eger) havaistten sonra karsilamak

Oncelikle cok tesekkurler cevaplar icin. Ankara'dayim, evet risk aldim ve gittim havalimanina. Donus yolunda da polisler durdurdu. Yanimizda ucus karti vardi, gosterdik ve birsey demediler.

Ömer Seyfettin'in gerçekten çok fazla hikayesi var. Bir araya getirilmeye çalışılsa ciddi büyüklükte bir eser olur. Daha fazla kâr sağlıyorlar ki yayınevleri 7-8 hatta 10 ciltte topluyor. Dergah Yayınları 20 sene önce 4 ciltte toplamıştı. Yeniden basımı yakın zamanda yapıldı ama hangi sitede var hangisinde yok bilemedim. Onu tavsiye edebilirim.

Yky delta baskısı var. Tahminim Nadirkitaptan bulabilirsin 50 liraya falan tüm öykülerini.

Türk Dil Kurumu'nun "Ö. S'in Bütün Nesirleri" isimli basimi var. Ciltli falan, ve fiyati cok uygun. Ben bir fuarda TDK standindan 15 tl'ye almistim yakin bir zaman once.

bir kızıl goncaya benzer

sarkinin ismi "bir kizil goncaya benzer dudagin" lakin kimin soyledigini bilemedim simdi.

The Road by Cormac McCarthy?

The stand,stephen king

dimitry glukhovsky'nin metro serisi.

the chrysalids - john wyndham

üzüldüm, ama sağlık olsun, daha ne 2binler biriktirirsin, üzülme.

boktan bir durum ama sağlık yerindeyse daha çok paralar kazanılır, boşver. zaten üzülmek de işe yaramayacak.

geçmiş olsun, ama yanınızda o kadar para taşımamanız gerektiğini biliyor olmanız lazımdı,

bencede sağlık olsun diyip geçiniz, kumar oynadım kaybettim diyin.

www.eksiduyuru.com

para maddi bir şey.. yeniden kazanabilirsin, toparlayabilirsin. kendimi acındırmak istemiyorum ama böyle durumlar da var..

(git: 1286505)

saçma sapan bir olay ancak hırsızlık her yerde var. olan oldu boşver.

kardeş paranı geri alıcaz

Fas - İran Çifte Şans1X 1.30
Fransa - Avustralya 1 1.22
Peru - Danimarka Çifte ŞansX2 1.36
Almanya - Meksika 1 1.47
Brezilya - İsviçre 1 1.38

500 euro yatıyırosun keyfine bakıyosun.

geçmiş olsun. japonyadasın sanırım. nadir oluyor gibi hırsızlık olayı. bi polise sor. yardım edemezler ama olsun

oncelikle gecmis olsun! gitmissinizdir gerci ama polisle mutlaka irtibat halinde olmak lazim. Bir de, parkin herhangi bir noktasinda kamera vs. var miydi acaba? Ya da oturdugunuz yeri bir sekilde goren yerlerde de kamera olabilir.

xu'ya güven sonuçta ha 2000 ha 2500 ne fark eder.

Geçen gidip bir iki saat dikildim. Kamera falan yok. Olay yerinde polise 30 metre. Çok saçma bir şekilde para kaptırdım. Kendime kızıyorum. Bir anda oldu her şey. Kazanması ne kadar zor kaybetmesi ne kadar kolay.

ahaha bir ayda yatırım araçlarında 20bin dolar kaybettim:))

Nakit hiç bir şekilde 300-400 lira uzeri tasımam cok kaybettim cunku
1 ayda 20 bin dolar kaybeden arkadas ne aldın sattın ya öyle gitmez 20 bin

1-2 ay önce konyaspor malatya maçı vardı. Konya gol atara 11 bin tl basmıştım. Evet düşmeye oynayan konyayın bir golüne 11 bin. Sonra ne oldu? Malatya 1-0 aldı maçı, 2 gün evden çıkmadım. Sonra dedim “amaan koy ötünee bee”. Ruh sağlımızdan kıymetli değil hiçbir şey, bunu söyliyim. Gerisi cidden tırı vırı.

Cok uzulmussunuzdur ama saglik olsun. Hepimizin basina gelebilir, herkes boyle dalginliklar yapabilir. Ilk anda insan sindiremiyor ama ileride daha ne 2000'ler birikir.

geçmiş olsun. çok saçma ve talihsiz olmuş. ama bunlar hep tecrübe.

yeşil sabunu bilmiyorum ama nivea'nın, adidas'ın falan hem şampuan hem duş jeli olarak kullanılan jelleri var onlar da denenebilir.

Kadinsan saca yesil sabun olmaz, saci mahvedersin.

Vücut icin ideal olan o zaten.

Güzel olur. Saçlar için bir alışma evresi gerekiyor, bir iki ay sert oluyor saçlar (bende öyle oldu), alıştıktan sonra mis, şampuandan bir farkı yok.
(1 seneyi aşkındır sadece zeytinyağı sabunu kullanıyorum, hem vücut için hem saçlar için)

Uzun yıllardır hem saçlarımı hem vücudumu zeytinyağlı yeşil sabunla yıkarım. Çok memnunum, hiçbir zararını görmedim.

tamamen psikolojik olabilir ama sabun bende daha az bas agrisi yapiyor. Bu arada zeytinyagli sabundan cok defne sabunu tavsiye ederim.

Bende yıllardır yeşil sabun kullanıyorum kesinlikle tavsiye ederim. Bulabilirsiniz marketlerden değil de köy veya pazarlardan alın.

Çoğunluukla zeytinyağlı sabunla yıkıyorum. Arada kafam ona da alışıyor, bir süre şampuana dönüp sonra tekrar sabuna dönüyorum.
Zeytinyağlı sabun şampuandan çok daha iyi geliyor.
Vücut için de kullanılmasının hiçbir sıkıntısı yok. Kullanıyorum lifle.

uzun zamandır saçımda şampuan kullanmıyorum. çabuk yağlanan bir saça sahibim, sabun bunu biraz daha geciktirdi. güzel kokmuyor diye vücutta kullanmıyorum sabunu.

peggy+1

kadının. yıllardır sadece yeşil sabun kullanıyorum. saçları da kısalınca duş sürem 8 dakikaya kadar düştü.

zeytinyağlı defne sabunu kullanıyorum. gayet memnunum.

"... to add new elements to my life, remove all the bariyer that prevent selfie development at the same time..."

Böyle daha iyi gibi. Ama işin uzmanı değilim. Nacizane.

Barier*
Seif*

which have brought.
prevent me from development
one day'den sonra i dememissin. I realised de.

prevent mine development derken, mayın gelişimini engellemek mi demek istedin?
to add new elements to my life olmalı bence bu kısım.

naçizane çevirim komple şu şekilde,

I like feeling the process of changing as a way to create a better myself. There are so many changes I've been through, which have brought many great things to my life. I have enough wish, will and power to add new elements to my life and at the same time remove all the barriers that prevent my development. Then, one day, to realize that the old lifestyle has been replaced with a new one.

***

yalnız "i have enough wish" kısmı tam olmamış gibi. o kısmı komple "i have enough will power" olarak düzeltebilirsin sanırım. illa kelime ekleyeceksen dedication falan olabilir.

ek olarak "and at the same time remove all the barriers" kısmının "while removing all the barries" olarak değişmesi de daha şık durur ama çok karıştırmak istemedim, hani eğer ödevse falan çok uçmayalım.

der meister +1, bir tek ilk cümledeki better myself işi bozuyor, to make myself better yap onu.

anlama sadik kalarak, birtakim degisiklikliklerle beraber onerim soyledir:

I like the feeling of change, for it is one way to realize myself better. I have gone through many changes so far, which has brought many great things into my life. I have always had will and power enough to transform my life for the better and to eliminate anything that prevents my self-development. And, one day, I have just found out that old lifestyle has already been replaced with a new one!

@Der meister +1
Sadece:

"...There have been so many changes that I've..."


Bir de "wish" kısmı biraz şeyyy. Onda da @der meister +1

I like to feel the process of change* daha doğru gibi. changing diyince arkasından changing what? diye sorasım geliyor. change isim olarak da -ing gelmeden kullanılabiliyor.

edit: ya da anlatmak istediğiniz şey farklı ise bir anlam karmaşası var gibi.

there had been so many changes I've gone through daha doğru diye düşünüyorum.
sonra which have diye devam etmeli çünkü birden fazla değişiklik.
...power to add new elements to my life daha doğru olur.
in the meantime to remove all the barriers that prevent my development diyebilrisin hatta might prevent desen daha güzel olur gibi.

son cümleni anlamadım.

"I'd like to think that changing, as a process, is to create a better self. There are many changes I've gone through that have brought great things into my life. I have enough willpower, wishes, and strength to add new elements to my life while, simultaneously, removing every barrier that prevents me from developing myself. One day, I'll realize that my old lifestyle has been replaced by a new one."

- ..process of CHANGE..

- ..which HAVE brought..

- ..that prevent MY development..

- son cümle alakasız, öznesi yok.

gramer olarak böyle. alınma ama genel olarak metin biraz anlamsız olmuş.

şimdi bir daha bakınca belki feel değil de "I like experiencing the process of change..." dersen sanki daha iyi olur. feel duygusal kalıyor. experience ise deneyim ve sana bir şeyler katması ifadesini güçlendiriyor diye düşünüyorum.

oo hadi hayirli olsun, konusamadik. :)

yasarsin diyeyim ben, zira baya onemli konu bu olay baska ulkelerde.
dah gecen bi arkadasim (abd'de gerci) bi kitabi indirdi diye baya agir bi uyari almisti.

teşekkürler :)

valla yüzsüzlüğü şeyapıp okula mail attım, biz türkiyede hep fotokopi kullanırız, sizde de öyle yapsam sorun çıkar mı diye sordum. bakalım ne olacak :D

valla Türkiye'de almanca kursunda bile killik yapiliyordu, büyük bir olasilikla sorun olacaktir ama hayirlisi :) Hayirli olsun bu arada, hangi üniversite bölüm

okullarin amazon.de ile anlasmasi olabiliyor ve indirimli alabiliyorsunuz. Fotokopi olayinda kisiden kisiye degisir ama etik degil diye düsünürler cünkü o hocalar da kitap yaziyor ve kimse kendi kitabinin izinsiz cogaltilmasini istemez. Amazon.de den kitabin ikinci elini sorabilirsin, yada elinde kullanmadigin iyi bi kitap var ise onu amazona satip, alacagin kitaptan düsürebilirsin. eski ögrencilere sorabilirsin. okulun duvarina, kantinine not birakabilirsin "bu kitabi ariyorum, su kadar verebilirim" diye. 18euro da kitap icin cok asiri bi rakam sayilmaz(3 kere yemek parasi) hatta ikinci el saglayabilirsen 10 euro veya daha az ödersin. eger bütün dönem kullanilacak kitap ise bence paraya acimayin.

problem olabilir, türkiyede bile bizim okulda hoca çıktı gördü mü esip gürlüyordu.
emek mevzusu çünkü.

en son ihtimal hocaya sor "hocam bu kitabi uygun fiyata ikinci el nerden alabilirim" diye. Düzgün bi hocaysa yardimci olur, bilir, bulur bulusturur.

Bir de, okula soruyorsun da, ya o kitabi okulda calisan bi hoca yazdiysa, bir de o acidan bak.

bence hic oyle bi mail atmasaydin keske :)

almanya'da hem yuksek lisans hem doktora yapmis, hem de ders vermis birisi olarak soyluyorum; hicbir sorun olmaz. Hatta cogu kisi cikti ble almaz almanya'da, bilgisayarindan ya da tabletinden takip eder ders materyalini. Kitabi almayayim ama icim rahat olsun diyorsan kutuphaneden odunc alabilirsin 1 ayligina, ve uzattirabilirsin sonrasinda. Ama kitabi aktif olarak kullanacagini falan dusunuyorsan, amazon.de mutlaka ikinci el seceneklerine bak derim, cok ucuza gelme ihtimali yuksek.

yok ya ne alaka ne sorun olacak? bulduysan sorun yok. ama sayfa sayisi coksa 18 euroya yakin bir baski maaliyetin olabilir yazicin yoksa.
adamin isi gücü yok ya copyright mi takip edecek.

ya kitap şu: www.cambridge.org

içinde bol bol fill in the blanks aktiviteleri var. bu şekilde kullanılabilir ama ben zaten ingilizce öğretmeni olduğum için bana çoook da fazla bir şey katacağını düşünmüyorum.

bu arada tabletim yok, yolda götürürken dağılmasın diye gözünün içine bakacağım 7 yıllık bir laptop'ım var sadece :/

bence hiçbir sorun olmaz. tabi kişiye göre değişir ama ders amfide falansa bir de nereden haberi olacak zaten..

Olursa da durumunu nedeni anlatırsın zaten..

(bkz: Django Unchained)

Roots filmi de varsa. Filmi yoksa dizisi.

roots ile ilgili de söyle bir bilgi vereyim. yazarı alex haley, kendi kökenlerini araştırmak icin afrika'da bir kabileyi ziyaret ediyor. orada ona, genc bir adamin nasil kaçırılıp götürüldüğünün hikayesini anlatiyorlar. o da dur lan, anneannem bana ayni hikayeyi anlatiyordu. demek ki anlattiğınız hikaye benim dedemin dedesinin hikayesiymis diye. sonra oturuyor o hikayeyi yaziyor, kunta kintenin hikayesi oluyor.

ayni yazar alex haley, malcolm x in biyografisini de yazmıştır.

Amistad

pisirilir guzel kardesim! yalniz basinda dur makinenin, hatta iyice baski yap alt ve ust parcalari beraber tutarak.

sebze pişiriliyor denemiştim, gerçi kabaklar bile çok yumuşak olmadı baya kalın kesmiştim sanırım. yani tavukları ince ince fileto haline getirirsen pişebilir.

tavuklar ince dilimlenmişse mümkün bence.

makineyi önceden ısıtın ama.

Pişirme kağıdı kullanırsan aleti temizlemek kolaylaşır.

yağlı kagıt kullanırsan rahat edersin.tabiki pişer üzerine çok az z.yağı bile gezdirebilirsin.özellikle patates çok nefis oluyor.ısrarla tavsiye edilir.

pişmez tost makinasının ısısı pişirmek için düşük kalır. pişse bile çok uzun sürer. dışı kızarır içi çig kalır.

Pisirdim, oluyor, 20 dk. kadar suruyor.

degisiyo, ama genellikle evet.

ekseriyetle ders bitiminden sonraki hafta yapilir sinavlar almanya'da. Mart ayinin sonuna kadar da makaleler, odevler, projeler vs. teslim edilir.

üniversiteden üniversiteye, üniversite icinde de bölümler arasi cok cok fark ediyor. makine'de bütün break boyunca devam ediyor. yani break falan yok.
insaatta daha cok o break'in ilk ayina toplanmis durumda, sonrasi bos oluyor.

simdi bachelor falan derken biraz daha toparladilar sinavlari her bölümde aranin basina (bak tatil demiyorum).

ama dönem sirasinda olmaz sinavlar. dersler bittikten sonra 2-3 haftada bir sinav oluyor bir sonraki döneme kadar.

Geçende bir yakınımın arkadaşının şişmanlıktan dolayı midesini aldırdığını duydum. Sanırım mide alındıktan sonra bağırsaklarında mide gibi bir bölme oluşturuluyormuş ve onu mide olarak kullanıyormuş kişi ama ne yese kusuyordu ve hiçbir şey de yiyemiyordu bu yüzden. Şaşkınlıktan çok da bir şey soramadım :(

benim şahit olduğum vakalarda açlık hissi çok sık yineleniyordu ve yanlarında ekmek taşıyordu insanlar. ne olursa olsun, zamanla alışıp düzene sokar hayatını. her şeye rağmen yaşamak güzeldir. acil şifalar şimdiden.

babamda 4. evre mide kanseri vardı. midenin tamamı, yemek borusu, bağırsakların bi kısmı, safra kesesi vs alındı.
bi süre damardan mama yoluyla beslendi. daha sonrasında önce çorba, püre, sonra yumuşak taneli besinlere geçti. porsiyonları çok küçük oluyordu, az ama sık sık yedirmeye çalışıyorduk. başlarda mide bulantısı (!) sebebiyle bişey yemek istemiyordu ama biz zorla yedirmeye çalışıyorduk.
doktorlar mide alındıktan sonra, yemek borsu ve bağırsağın birleştiği yerde, zamanla kısmen mide işlevini gören yeni bir kesesin oluşacağını söylemişlerdi.

merhabalar,

mesajinizi gorunce size su asamada yardiminin dokunabilecegi tek bir isim aklima geldi: Aidin Salih. Kendisi hem biyolog hem tip doktoru hem de uluslarasi alternatif tip uzmani, babanizin belki mideyi aldirmasina bile gerek kalmayabilir. Kendisi istanbulda eger imkaniniz varsa iletisime gecmenizi tavsiye ederim.

www.gercektip.com

Ataturk, being one of the most successful commanders of all times, was a powerful political leader too.

Atatürk, who is considered to be one of the most successful commanders of all time, was also a strong political leader.

isveçe git kızları güzel
(sokaktan geçen ünili)

cinsiyet de belirtmem gerekiyormuş sanırım:)

isveç'e git erkekleri yakışıklı.
(ingiltere vatandaşı)

ispanya (özellikle de endülüs bölgesi) hem gayet canlı hem de maddi açıdan avrupa'nın diğer çoğu şehrinden çok daha rahattır. italya'yı boşver, maddi durumuna göre isveç ya da ispanya derim.

soğuk ülkede ne işin var ispanya ya da italya. italyan erkekleri için beklentiye girme.

thejester maddiyat önemli verilen hibe büyük bir rakam değil, konaklama düşündürüyor beni.
hızlı sperm, Akdeniz iklimine alışığım İsveç elendi, bir de biscolata erkeği arayışında değilim:)

italya'ya gitme bence; ispanya elbette tavsiye edilir ama ispanyolcan yoksa derslerde problem yasamaya hazirlikli ol; isvec elbette cok daha cazip bence.

1 yillik paranin yetmesi lazim bildigim kadariyla. telefonda yalnis bilgi vermis olabilirler.

ben de birkac sene once ayni yoldan gecmis birisi olarak 1 yil diyorum. 15816 euro buyuk paradir, isteyemezler. Telefonla verilen bilgilerde ciddi bir problem vardir bu arada, sacma sapan bir sekreter surekli gereken belge sayar dakikalar boyunca; vize gorusmesinde de gorevli yuzune bakar ne gerek var bu kadar belgeye der. musterih ol yani.

telefondan randevu alırken konuştuğunuz kişi 15 bin dediyse itibar etmeyin, call center'da çalışanlar mevzuata hakim değiller.

master için bilmiyorum da, ben üniversite eğitimi için vize başvurusu yaptığım zaman ya bloke hesap, ya da yeterli paranın olduğunu gösteren banka hesap hareketleri belgeleri falan istiyorlardı. bloke hesapsız başvurmadan kastı bu olsa gerek, gerçi master eğitimi için de bu seçenek var mı bilmiyorum.

@artificial zapata burs ya da erasmus ya da taahhütname fln mı?

bursa. (kestane şekeri demeyin, çok pahalı)

ipekten yapilmis herhangi bir urun, havlu, bicak(!), cini falan gibi seyler goturebilirsiniz bursa'dan. havluyu aciklamasi biraz sikintili olabilir tabii.

turkish delight tabiki.

@ jangbogo: lokum da her yerde var ya, en küçük ülkelerde bile gördüm marketlerde :/

arkadaşlarına sorsan,zaten bir şeyler getireceğini biliyorlardır,en azından onların istediklerini götürürsün

benim tanıdığım tüm yabancılar pişmaniyeye bayılmıştı.

tadım çekirdek ve pişmaniye...
o çekirdeği yemeye verilen uğraş anında çok eğlenecekler :)

*fazla yer kaplıyor valizde ama nargile istediler bizden.
*lokumu benim verdiğim hiç bi ybancı sevmedi. yapış yapış bişey dediler hep. gerçi allahın finlisi ne anlar lokumdan.
*kahve götüreceksen fincan ve cezve de alman gerek.
*kızsa nazar bancuklu koly ve bileklikler var. onlardan olabilir.

nazar boncuğu eve asılmalık çok da pahalı değil sanki.

tişört goturebilirsin, soyle uzeri bursa, istanbul, turkiye vs baskili olanlardan. paran coksa bursaspor formasi vs de olabilir.

baklava, kesinlikle çok seviyorlar.
nazar boncugu ilginç geliyor. eğer bayansa arkadaşlarınız bileklik tadındaki bir şey çok hoşlarına gider.
lokum da sevdiklerinden.

rakı :) klasik hediyem.

beyrut.

ben beyrut'u tercih ederdim.

beyrut

evet beyrut kesinlikle.

ikisine de gitmedim ama duyduklarımla beyrut.

beyrut için "ortadoğun'un paris'i" denir. sokaklarında roma'dan daha fazla smart göreceksiniz, öte yandan insanları inanılmaz derecede yardımseverdir. bi fikir verebildiyse...

şöyle bir sıralama bu coğrafyada görülmeye değerlik konusunda en iyisidir:

beyrut > şam = tahran > halep

tahran ve hazır gitmişken ısfahan (nısf-ı cihan).

tahran'ı bilmem ama beyrut'a gittim. süper. kısa yolculuklarla görebileceğiniz çok yer var. byblos'u görün mutlaka.

beyrut doğunun parisiymiş ama şimdi değil,30 sene hükümetsiz gezmenin bedeli olsa gerek. yani o kadar çok şey bekleme ordan, yine de tahrandan bi kaç gömlek üstündür.bir de beyrutun dışında ballback diye bi yer var fırsat bulursan orayada uğra arabayla 2 saat falan alıyor.
bu arada her ikiside kaynıyor. hangisine gidersen git kendine dikkat et oralarda panpa

şubatta gidecekseniz Tahran yerine, baharda dünyanın en güzel şehri İsfahan +1

1.274 TL liraya alırsan çok çok iyi

bilmiyorum ne is icin kullanacaksin ama ekran karti iyi degil kesinlikle. Bim magazasindaki bilgisayar gercekten yaramaz ve sadece paran o kadarsa al derim.

dell 5110'lara da bak (C41H43 mesela). aynı fiyata usb 3.0 ve evine gelip alan Dell teknik servisi var.

www.pcdepo.com

birebir karşılaştırınca ayrıca: Dell'in RAM hem daha büyük hem frekansı daha iyi. işlemci Dell'in yeni seri.

1300ü verdim iki yüz daha eklerim dersen sana on numara bilgisayar: www.bimeks.com.tr


aynı özellikte bir bilgisayar çok daha pahalı. ben kullanıyorum memnunum. çok süper bir hızı var. çözünürlüğü falan iyi. videolar anında açılıyor. dvd rw var. micro sd kart okuyucusu, yanlarda bir sürü usb girişine benzeyen şeyler var-kullanmadığım :) bir de her yerde servisi var.

www.e-pasaport.gov.tr 'den randevu al. Randevulu gittim, sıra vs. beklemedim. Gayet kısa sürede bitti işlemlerim.

bilmiyorum hangi sehirden basvuracaksin ama bildigim kadariyla eski yogunluklar yok simdi. silent storm'un dedigi gibi internet uzerinden yapilan bir randevu talebi ve sonrasinda cok basit bir islem artik pasaport almak.

kaç günde çıkıyor yeni pasaportlar arkadaşlar?

şubede polis, memur tanıdık bul direk sıranın önündesin

Ben yeni çıkarttırdım. Ankara il emniyette çıkarttım. Siz neredesiniz bilmiyorum ama, randevu falan almadım, gittim direk sıra numarası aldım. O kadar kalabalıktı ki, ona rağmen sıra numarası almamla sıranın bana gelmesi bir oldu. harcını yatırdıktan sonra sıra numarası alman daha doğru olur sanırım. duruma göre bakarsın. işlemlerini hallettikten sonra ptt pasaportunu 3 iş günü içinde gönderiyo. Gerçi 2 gün bile geçmeden getiriyolar. Bu sırada pasaportunuzun nerede olduğuna dair size bilgi veriyolar cep telefonun mesaj göndererek. Kolay ya artık. Şaşılacak bir durum. :)

değil. ama firmaya bağlı son anda fiyatlar düşedebilir yükseledebilir, şirket politikası

internet fiyatları sürekli değişiyor takip etmek gerek. bende değişmez diye bakmadım hiç fiyatlara meğersem promosyon olmuşta bitmiş bile

cok fazla dusunmemek, kararsiz kalmamak ve almayi ertelememek daha ucuz almani saglayacaktir ertesi gunun fiyatlarina gore. en azindan benim deneyimlerim bu yonde.

When you have to shoot, shoot. Don't talk

Tekrar ales e girecekseniz internetten başvurabilirsiniz başka sınavlar için tekrar ösym bürolarına gitmeniz gerek

yok ales e girecem yahu. Hayır yani param yanmasın diye soruyorum çünkü yarın gidemem osym bürosuna o yüzden. Yani sorun yok başvurabilirim o zaman?

şifreni hatırlıyorsan internetten başvurabilirsin sorun yok, ama parayı yatırmadan sistem kabul etmiyor işlem yapabilmen için önce parayı yatırman lazım.

benzer bir problem bende de var, nalet olsun

(git: #189128)

2009'da ales'e girmeniz değil en son ne zaman başvuru merkezinden başvurduğunuz, daha doğrusu fotoğrafı ne zaman çektirdiğiniz önemli. fotoğrafı çektireli 2 yıldan fazla olduysa gitmek gerekiyor maalesef.

internetten ya da toefl hazirlik kitaplarindan'sample test'ler bulup cozun. soru tipleriyle falan asina olmaya calisin.

Ben tiyatro eseri okumanızı salık veririm. Mesela Arthur Miller, Bernard Shaw, Oscar Wilde, Eugene O'Neill gibi 20.yy oyun yazarlarının hem okunabilir hem de içerik olarak çok sağlam eserleri vardır. Non-fiction isterseniz 'dolu içerik' derken ne kastettiğinizi (politik, bilimsel, mizahi vs..) belirtirseniz daha kolay yardımcı olabiliriz.

içeriği ben de anlamadım ama the hitchhiker's guide to the galaxy hiç de fena değil:)

paulo coelho - brida olabilir.

daha yeni american gods okudum. neil gaiman'ın dili, anlatımı bayağı enteresandır ben çok severim şahsen.

klasiktir
george orwell-1984

okul senin adına tecil işlemlerini yapacaktır. 2 günde kimseyi hop diye biyere götürmezler. çok huylanıyosan kendin de tecil işlemlerini takip edebilirsin tabi.

yurt dışında yüksek lisans yaparken benzer bir durumla karşılaşmıştım. velev ki bahsettiğiniz gibi sevk tarihini sallayarak bakaya kaldınız, sonrasında savcılığa sunacağınız belirtilen tarihlerde öğrenci olduğunuza dair belge yeterli bir mazeret sayılacaktır.

anladım. yardım eden herkese çok teşekkürler.

erkan ogur'un tum albumlerı olur. hepsını al sen hatta.

mircan kaya'dan herhangi bir album de olabilir derim ben. web sitesi icin:

www.mircan.net

sorgunuz icin tesekkurler.
21 eylulun etkisiyle, artik katma deger vergisinin urunlerimizin fiyatinda dahil olmadigi yonunde yaptigimiz degisikligi teyit ederiz.
Bu sebeple, artik katma deger vergilerinin ve de Ingiltere disindaki musterilerimiz icin satis vergilerinin geri odemesini yapamiyoruz.

daha fazla bilgi icin lutfen websitemizi ziyaret ediniz (danisiniz).

teşekkürler.

a short film about killing..

ayrıca bu tarz arayışlar için imdb keywords'leri de faydalı olur.

green mile

(bkz: in cold blood)

(bkz: changeling) idam sahnesi konuşmaları vardır. üstelik gerçek hikayeden alıntıdır.
(bkz: sin city) ne kadar gerçekçi olduğu tartışılır ama idam sahnesi vardır.
(bkz: Valkyrie) gerçek hikayeden alıntı idam sahnesi vardır.

a short film about killing'in üzerine tanımak mümkün değil sanırım.

seppuku'da guzeldir, tam idam degil ama bir seppuku toreni oncesi konusmalar seklinde (zaten capunyada samuraylari boyle idam ediyorlar, kendi canimi kendim aldim seklinde)

www.imdb.com

(bkz: reis bey)

en güzeli burada:

(bkz: danton)

kader yolcuları diye bir film var, ayhan ışık ve izzet günay oynuyor. dün akşam izlemiştim, filmin ilk yarısı bir hapishanede geçiyor ve bir idam sahnesi var, burada dediğiniz türden davranışları gözlemleyebilmeniz mümkün. filmi youtube'da izleyebilirsiniz.

the life of david gale

(bkz: capote)

şu betimlemeden onlarca varyasyon çıkarılabilir. dı dı'lar aynı nota mı? hangisi ince hangisi kalın? tempo hızlı mı? biraz daha detay.

hızlı tempoda. kalın tümü.

dığ dığ dıııığ dıııığ dığ dıdığ dıdığ dıııııığ gibi. komik duruyo ama melodi inanılmaz tanıdık gelirdi herkese sanırım.

beethoven'ın 5. senfonisi diyorum.

meldoiyi mırıldanıp ses kaydı alır ve onu rapidshare vb. bir yere upload edip linkini burada paylaşırsanız, insanların size yardımcı olmaları kolaylaşır bence.

maalesef bu da değil. online site olsa notalara bassam en azından benzer bir melodi çıkartsam..var mı böyle bir site acaba?

utancımdan ses kaydı alamıyorum millet yerlere yuvarlandı. :)

www.pianoworld.com

kayıt özelliği de var hem. fakat sadece replay yapmak için kaydediyor. siz rec'e basıp çalın melodiyi, sonra replay yaparken bilgisayardan sesi kaydedin.

e hocam silmissin dosyayı rapidden ama.

aşkın nur yengi-nazlanma

georges bizet'nin habanera'sı bu, evet...

www.youtube.com

sanki shadow of the colossus'ta colossylerle karşılaşıldığında çıkan melodiyi andırıyor.

www.dailymotion.com

Concierto de Aranjuez -2 olabilir derim ben.

für elise bence, beethoven.
www.esnips.com

bach re minor toccata ve fug'un introsu gibi geldi sanki. (ses dosyasını dinleyemedim, 'dı'lardan çağrışım..)

download limiti asildigindan indirip dinleyemedim.

haha "crazy frog-axel F" falan? =)

beggin oo demek istiyorum. ohh..

bunlar da değil sanırım :)

bi ihtimal;
www.youtube.com

love story'ye de uyuyor dıı dıı diye anlatınca :)
www.esnips.com

ezgiyi bana gonderdi birisi, rapiddeki silinmis olsa da.
dinledim, dogru entonasyonla piyanoda caldim ust uste defalarca. ve tempoyu hizlandirdim.

ve bunun bir rus halk ezgisi olduguna kanaat getirdim (kalinka tarzi ama o degil). cok yakinda rus arkadasima dinleticem bunu..

Rodrigo'nun gitar konçertosu sanki ama...

www.youtube.com

buarada bunun cok fazla versiyonu var,hızlı ya da linkdeki gibi(orjinali) vs. hangisini duydun sen acep?..

hangi firmayla gittiğini bilmiyorum ama tokat'taki havalimanı eskiden bu zamanki kadar kullanılmıyorken sivas'a inerdi uçaklar ordan thy'nin ya da hangi firmaysa oraya gelen onun aracıyla tokat'a ücretsiz aktarılırdı yolcular..ancak şimdi direkt uçuşlar var istanbul ankara^dan falan şartlar değişti sanırım..

ama sen diyorsan ki sivas'tan tokat'a nasıl ulaşırım ; onun yolu kolay..saat başı otobüs bulabilirsin şehir otogarından büyük olasılıkla..arası zaten 1 ila 1 buçuk saat arası sürer..tokat yıldızı fimasının bi ara her dakika otobüsü vardı..yalnız sivas havalimanı ile otogarının arası ne kadar sürer bilemiyorum..

thy ile gidiyorum da, eşya da olduğu için sivas otogar, oradan da tokat otobüsüne binme fikri baya bir zorluyor. direkt havalimanından olsa süper olurdu. en iyisi telefon etmek olacak havalimanına sanırım. hatta evet bu şimdi aklıma geldi :)

iyi yolculuklar :) sivas'taki havalimanının da otogara çok uzak olduğunu sanmıyorum..aramak bulmak lazım..

sivas havalimanina indiginde otobus servisini kullanabilirsin, sanirim sahis isletiyor bu servisi: sabah yolculari merkezden goturuyor donerken de istanbul'dan gelenleri sehre getiriyor ve iki sene once 7 ytl aliyordu. Bu servis otobusune binersen ve otogara yakin indirmesini soylersen istasyon caddesi uzerinde terminale en yakin yerde indirir. 200 metre yurudukten sonra otogara varirsin, zaten fazla buyuk degil, tokat'a duzenli seferleri olan tokat seyahati vs bulman zor olmaz.

sivas havaalanı ile otogar arası uzak mesafe...uçaktan inince servise binin..servisten sosyal sigortalar hastanesinin önünde inin..otobüs bekleyin.otobüslerin son durağı zaten sivas otogar ın yanı.otogardan tokat 1-2 saatte bir araç kalkar ve gidebilirsiniz.elinizde yük varsa istasyon caddesinde inip yürümeyin bence..200 m den fazla bir mesafe...

sivas havalimanından havaş'ın arabası ile merkeze, oradan otogara, oradan da tokat yönüne giden otobüsler ile ulaşım sağlanabiliyor. yaşadım, gördüm, mutluyum :)

cnettv.cnet.com

kablosuz internet baglantilarini actiginda yapilan aramada bir kablosuz internet sinyali aliniyorsa baglan. sayet sifre yoksa hicbir problem olmadan girebilirsin, sifre varsa da sinyalin alindigi internet bglantiisnin sahibiyle bir gorusup, bir sekilde sifre ogrenilebilir ve kablosuz baglanabilirsin. Hicbir sinyal yoksa ve "ben yine de kablosuz baglanacagim" dersen de halihazirda interneti sagladigin modemi bir kablosuz modemle degistirmek gerekir.

benim anladığım bilgisayarını kablosuz yayıncı olarak kullanmak istiyor.verdiğim videoda bunu açıklıyor.ingilizcen yoksa yardımcı olabilirim

evet kendi bilgisayarımdan çıkmalı wireless yayın. yani ortada kablosuz bir modem yok.

teknik ingilizcem biraz zayıf. adım adım açıklasanız, hem emeğiniz boş gitmesin diye sözlüğe başlık açıp entry bile girseniz

Denetim masası kalsik görünümden ağ ve paylaşım merkezini açıyorsun. Soldaki menüden bağlantı veya ağ kur diyosun.Alttan Kablosuz geçici(bilgisayarlar arası) ağ kur şeçeneğini seçiyorsun.İleri diyerek ağ ismi ve parolanı belirliyosun.İleri dediğin zaman ağ kuruluyor.İnternet paylaşımını aç diye bir buton beliriyor internete bağlıysan o an onu da tıkla.
Telefonundan veya diğer ps den wifi yi açtığın zaman göreceksin bu ağı.

hallettim teşekkükrler

ehem, gastroentereolog? gercekten de, yedigin bi$i hafiften bozulmus olabilir, gastrit sinifindan bi$i olabilir, safra kesesi ta$i bile olabilir. hicbir sey olmayabilir.

su an ferahlamak icin metsil (cigneme tableti) ve pankreoflat (hap) onerebilirimgaza iyi gelir. bulantiya karsi da metpamid mi ne vardi. devam ederse doktor ama...

2 maden suyu çak, yarım saat içinde rahatlamazsan doktora git.

buyuk ihtimal degildir ama ben yine de sorayim; apandist olmadigindan emin misin? ozellikle soruyorum cunku mide bulantisi ve gaz uretimi onemli belirtilerindendir, diger belirtiler icin nete bir bak derim ben.

yok apandist konusunda uzmanlaştım denebilir değilim. ama biraz geçti gibi maden suyu olayına girim şimdi belki toptan kurtulurum. teşekkürler.

İlaçlara genel olarak karşı olmama rağmen dayanılmaz bir hal alırsa durum emedur tavsiye ederim. Hayatta kullandığım iki ilaçtan birisidir. (Diğeri de cırcır olma durumları için lomotil)

ne yediysen dikkat et bi daha aynisini yeme...

hamilelerde de çok oluyor bu durum. Yani bilmiyorum, tanımıyorum, kusura bakmayın ama aklıma geldi öyle.

Bir de doktora gitmek şart bence.

www.youtube.com

olabilir mi acaba?

bir de dikkat et flashed vardı, aklıma geldi.

www.youtube.com
dikkat et. ama dediğin bu değil sanırım.

eksi film?

çıkartıp bakabilirsiniz, ben ilk çıkarırken tırsmıştım bozcam diye ama bişey olmuyo.

ben kesin kırar bozarım bi yeri adım gibi eminim:) teşekkürler yine de çok saol

icini actan kasit butun parcalari vidalari sokmek degil. icini acmaya kalksan zaten toparlaman saatler surer. laptoplarin rami genelde altta olur. laptopun altinda bi kac kapak vardir vidali. biri harddisk, biri ram, digeride duruma gore kablosuz ag karti. genellikle en ortadaki ram kutucugu oluyor. vidayi sakince cevirin bolumu acin. ramleri yerinden sokmeye gerek yok zannimca ustundeki yaziyi okuyabiliyorsaniz eger

DDR2

www.ec.kingston.com

yine de gözüm kesmedi ne yalan sölim :) bu durumda biraları alıp b.sayardan anlayan arkadaşa gidiyoruz bu akşam evet.
teşekkürler sağolun

400 MHZ DDR2 ram. 2 tane 512 yerine bir tane 1 gb tavsiye ederim. Kendin rahatlikla sokup takabilirsin; su linkte fotografla anlatiyor:

support.dell.com

@elan vital
+rep sana da :)
çift slotta dual çalışma muhabbeti var
o yüzden tek 1gb yerine 2*512mb düşünüyorum
derken aklıma 2*1gb geldi şimdi evet:)

kendim söküp takma kısmında ise yine biralar ve laptoptan anlayan arkadaş seçeneğini tercih edecek gibi duruyorum:)

şimdi bu ramlar 400 mhz ddr2 ya bunların yerine takacağım 2* 512 yada 2*1 ramlar 533mhz olsa yada 667mhz oluyo mu yani olur mu öle?

Dell diye bir firmanin halen var olmasinin nedeni, internet sitesinden yaptigi satislardir. Dell.com 'da biraz arastirsaniz bulurdunuz bence.

533 oluyormus fakat 667 yemeyebilir.
(ben böyle dedim ya, biri atlar simdi olur diye)

hp'ler ucuz fakat kartuşları %20 dolulukta geliyor.
canon'lar hem ucuz hem kartuşları tam dolu geliyor.

kartuşlar bitince zaten satın almıyorsunuz, tekrar dolduruyorsunuz. fakat birkaç dolumdan sonra kartuşu yenilemek gerekiyor. yine canon kartuşları daha ucuz hp'ye göre.

en son durum böyleydi, satın alacağınız yere detaylıca sorun, yardımcı olacaklarını sanıyorum.

samsung ML-1610 mukemmel uyan bi yazici tarifinize gore.

aynı sizin durumdayız, hp'nin geçen bir yazıcısını aldık teknosada kampanyalı, 80 ytl falandı sanırım, 40'ar falan verip aldık.. f4185 mi neydi.. kartuşları iki ya da üç kere doluyor 4-5 milyona, sonra yeni kartuş almak gerekiyor.. orjinal kartuşları 20 ytl civarında.. ama kartuşlar en küçüklerinden..
fotokopi çekiyor, renkli ve siyahbeyaz çıktı alıyor, tarama yapıyor..
(ama çok da araştırmadık, biraz acele almıştık..)

hiç düşünme:www.hepsiburada.com ancak bunların ruhu var iyi anlaşman lazım

Hp Deskjet F4180, Yani benim kullandığım çok fonksiyonlu yazıcı.
Bu alınca Dünyanın en mutlu insanı olucaksın, ve bütün yazıcı problemlerin bitecek, fotokopi çekiceksin, sevdiğin resimleri taratıcaksın... Belki yanında hediye 1 adet siyah kartuş vericekler.. Fotokopisi, fotokopi makinasından daha güzel valla.

Buda linki;
www.gold.com.tr

edit: 1 yıl önce aldım, hala aldığım kartuşlar üstünde ve hediye kartuşu kullanmadım. Düşün. Bide tavsiyem Bitirme ödevi ve yüksek lisans tezi gibi şeyleri yazıcından çıkartma, git fotokopiciler ozalitçiler fln var onlarda çektir. Kartuşada günah paranada. Dolum için arkadaşın söylediği 5-8 ytl rakam doğrudur.

samsung ml-1610 derim. gercekten sorunsuz ve fiyatina gore performansi cok yuksek bir yazici.

hp 1460 al gitsin kartuşu da 5 ytl ye doldurtursun aklında olsun yazıcı para etmez para eden kartuşudur.

gectigimiz sene bir devlet universitesinde erasmus program koordinatorlugu yapmis biri olarak soylemeliyim ki, bahsettigin soylenti dogru olamaz. Halen erasmus koordinatorleri network'den mail aliyorum ama boyle birsey duymadim. Su cok acik ki; 2013 e kadar programin butcesi belirlenmis durumda ve dahi boyle bir degisiklik olsa bile buna devlet karar veremez, European Commission'dur bu programdaki karar mercii. Devletler sadece hibe havuzuna belirlenen oranlarda para aktarirlar, ve bunu kapasiteleri oraninca kullanirlar. Dokun eteginizdekileri demissin ama bunun yerine once ulusal ajansin internet sitesini (ua.gov.tr) inceleyip, anlasilmamis noktalarda daha spesifik sorular sormakta fayda var derim.

desenize tam da doğru limana yanaşmışım. Hocam hangi masraflar ve benzeri harcamalarda devlet ne kadarını ödüyor? Ne kadar dışardan bulmak gerekir? tabi ki her ülkeye göre değişir ama örn. ispanya italya fransa almanya ?

bir de sorsam hani olmaz ya sorarsam hangi üniversite?

daha dün okulun bu işlere bkan bölümündekilerle konuştum onlarda aynısını söyledi.bu sene komisyondan para gelmedi okula dedi.istediğimiz meblanın yarısını gönderdiler ve çoğu kişi gidemeyecek derken benim gözüm döndü zaten.sonra bugün okula bir duyuru asmışlar ki o da makina müh. bölümündekiler için kontenjan yoktur.bu sene para konusunda bir sıkıntı var sanırım ama nedir tam bilmiyorum.

(bkz: esn)

şu an ispanyadayım erasmusla ama, öyle pat diye aklıma gelmiyo, sor söyleyeyim :)

bizim hibelerin yarısı kesildi mesela, 5000 yerine 2500 alıcam. eğer il dışında okuyosan, ailen sana normalde gönderdiği parayı her ay gönderse, üstüne bu 200 euro ile geçinebilirsin (en azından oviedo'da durum bu).

Geçen sene ulusal ajans hibeleri 2/3 oranında kıstı. Bunun AB ile olan bir anlaşmazlıktan kaynaklandığı ve sadece geçen seneye mahsus olduğu söylendi bize. Bu sene sorun olmaması lazım, veya en azından kontenjanlar daha baştan hibeye göre belirlenecek ve açıkta öğrenci kalmayacak.

(Not: Ben de bir devlet üniversitesinde erasmus koordinatörüyüm)

cliffburton - Okulda eğitim ingilizce mi? Ya da ispanyolca öğrenerek mi gittin? Sıkıntı yaşıyor musun yada yaşadın mı dil konusunda,konaklama vs...

yurtdışındaki üniversiteler eğitim dili olarak genellikle kendi dilleri mi yoksa ingilizce mi tercih ediyorlar. örn. italya ispanya almanya fransa...

devlet okul masraflarını ve yurt masraflarını karşılıyor üstüne de ülkesine göre bir de harclık veriyor ort. 300-400euro. dogru mu anlamısım.??

Hibelerin kisilmasi konusunda surec soyle isliyor. Universiteler haziran ayinda, bir sonraki donem icin ongordukleri degisim miktari kadar hibe talep ediyorlar. Ulusal ajans zaten belli olan yillik butceden, onceki senelerde universitenin aldigi miktarin ne kadarini harciyabildigi, ne kadarini iade ettigi vs gibi bircok kriteri icine alarak bir takim hesaplamalar yaparak universitelerin hibe cagrisina yanit veriyor. Ama bu mutlaka beklenenden az oluyor cunku para zaten belli, ve butun universiteler muthis bir atilim icersinde; talep surekli artiyor.Yil icersinde ek hibe vs alinabiliyor oldugundan cogu koordinator tam olarak ne kadar para alabilecegini kestiremiyor onceden, ve ogrencilere kacamak cevaplar veriliyor.
Simdi senin soruna donecek olursak, ulusal ajans ogrenci gitmeden toplam hibenin %80ini oduyor. Kalan %20yide donuste, toplam alinmasi gereken kredi oraninin 2/3 nde basarili olmak kaydiyla oduyor ama ben kendi adima soyleyeyim bazi ogrenciler toplamin 2/3 oraninda kredi getiremeseler bile bu kalan %20yi oduyordum, zira universitelerin boyle bir insiyatifleri var.
Bu hibe yetiyor mu? Hibeler gidilecek ulkelere gore ayarlaniyor mesela danimarka 600, almanya, italya, ispanya, fransa 500€; yunanistan 400€;romanya 300€. Ogrenciyken Almanya'da erasmus programinda yer almis biri olarak, ve bir donem de program koordinatoru yapmis biri olarak soylemeliyim ki, cok asiri bir eglence, seyahat, alisveris harcamalari olmazsa cogunlukla yetiyor bu miktar. Ozellikle belirledigin bir ulke varsa ve belirtirsen, ortalama ne kadar para harciyabilecegini vs yazabilirim. Benim tavsiyemi de sorarsan; eger universitenin anlasmasi varsa Almanya derim, zira hem kalacak yer asla sorun olmuyor, cok fazla pahali degil, ulke icersinde ve diger ulkelere seyehat cok ucuz, cogu dersi ingilizce takip edebiliyor, ek olarak almanca ogrenebiliyorsun vs.

Staj konusunda bence mutlaka degerlendir bu hakkini, cunku muthis bir hibe aliyorsun, ders, ECTS kredisi falan diye de kasmiyorsun. Staj yapilacak yeri bulma konusunda ise bolum ne bilmiyorum ama universitelerin labaratuarlarinda, hastanelerinde de staj yapabiliyorsun, dolayisiyla okulunun Erasmus anlasmasi bulunan universitelerle yazismani tavsiye ederim. Ama gurbetci bir tanidigin varsa, ve bolumune paralel bir yerde calisiyorsa cok daha kolay bir yer ayarlayabilir. Bir de birkac tane Turk sirket var bildigim, staj hibene el koyuyor karsiliginda da sana sirket, kalacak yer, ucak parasi,yiyecek vs gibi tum masraflarini karsiliyor, cok az da bir harclik koyuyor, ama bu makul gorukmeyebilir, belki son care olarak dusunulebilir.

arkadaşlar güzel açıklamış, ben de şunu ekleyeyim; sen şu anda okulun için ne masraf yapıyorsan aynılarını yapmaya devam ediyorsun. devlet senin okulunu değiştiriyor (harcını sen kendi üniversitene ödediğinden, gittiğin okulda ödemiyorsun) ve orada yaşaman için belirlenen para miktarının farkını ödüyor. (türkiyede bir öğrenci masrafı ayda ortalama 200€, almanyada 500€ ise sana 300€ hibe gelir). bu paraya hiçbirşey dahil değildir. okul harcı dışında herşeyi kendin ödersin. (pasaport masrafları, uçak bileti, kira, okul ihtiyaçların vs..). Giden kişi aç kalmaz, hibe iyi ayarlanmıştır. Eğer dedikleri gibi yarı yarıya düşürüldüyse aileden daha çok destek almak gerekebilir.